Sessizliğin içinde ağrıyordu kulaklarım.
Belki de yorgun ruhun, hüzünlü çığlıkları vardı duyulmayan.
Korku filan yoktu hiç bir derinlikte ya da katmanda.
Kararma vardı sadece renklerde.
Renkler de ne güzel şeylerdi oysaki.
Gözyaşları içinde boğulmuştum belki de.
Belki de hayata yakarışım hiç bitmemişti,
Bitmemişti pesimistliğim.
Evrim geçirmişti siyah kapılar.
Renkler de ne güzel şeylerdi.
Mutsuzluk kapı zili çaldığında hatırlanırdı renkli rüyalar.
Bir şekil tedavi yöntemiydi işte içimdeki kargaşa.
Rabarbaydı beynimin içinde çalan müzik.
Biri diyordu "Tanrı içimizdeki enerji.",
Biri diyordu yalnızlık.
Renkler de ne güzel.
Siyahın tonlarını keşfetmiş olabilirdi ruhum.
Her gün başka bir gri.
Renkler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder